İnternetin yalnızca bir iletişim ya da eğlence aracı olmaktan çıkıp insanların her hangi bir konu hakkın da beğensinler beğenmesinler fikirlerini özgürce belirtikleri en önemli araçların başında yer alıyor.
Bunun en güzel örneklerinin başında da bloglar yer alıyor basit bir blog’ta yayınlanan bir yazıya yapılan hararetli yorumlar sayesinde güçlü bir tartışma platformuna dönerken, isteyenlerin fikirlerini paylaşabilmesi benimde söyleyecek bir şeylerim var demesi sevindirici.
Peki ya erişilemiyorsa en güzel
blog’a sahip olmanızın ne önemi
var.
Blog’uğunuz ister kişisel web günlüğü gibi ister sinenema filmeleri hakkında isterse yaptığınız yemekleri veya bakkal mehmet amcanın sorunlarını anlattığınız bir blog olsun ya Digitürk bir gün Lig TV maçlarını izinsiz yayınlayarak telif haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle Google’a dava açarda ,Davanın görüldüğü Bursa Sulh Ceza Mahkemesi, Google'un apps ve blogları üzerinden yayın yapan 79 IP adresini kapattırırsa.
Bunun sonucunda bu olaydan habersiz binlerce com uzantılı blog’a erişim engellenir.
bu kararı veren hakim blog’uğun ne olduğu bu karar yüzünden kaş kişinin suçsuz yere mağdur olacağını biliyormudur onu bilmiyorum . bu biraz da o hakimin internetin hızına gelişmesine ve onu anlaması ile orantılı . (çünkü ligtv yayını yapan bir blog’uğu kapatırmak varken ip engellemeye izin vermesi de beni ayrıca düşündürüyor)
Peki ya digiturk işi bir adım daha öteye götürür de kendi internet sağlayıcılarında süperonline ,wın gibi blogspot uzantılı tüm bloglara mahkeme kararına gerek duymadan erişimi engellerse.
İşte onu da yaptı artık güçlünün zenginin sözünün her yerde geçtiğine kanıt kanunları hiçe sayıp binlerce insanın mağdur olmasını umursamayıp sadece kendi para hırsı yüzünden bunu da yaptılar.
Yarın bilgisayarınızı açtığınızda bu websitesi bilmem nerenin mahkemesi tarafından engellenmiştir diye bir uyarı görürseniz şaşırmayın.
Şuan süperonline ve wın dışında diğer servis sağlayıcıları dışında bir sorun yok fakat bu diğer sağlayıcılarda bu kirli para ilişkileri sonucunda blogspot uzantılı tüm servisleri kapattırmayacaklarının da bir garantisi yok.
O yüzden demem o ki bu duruma sessiz kalmayın bu gün mağduriyet yaşan arkadaşlarımızın başına gelen yarın bizimde başımıza gelebilir. size tavsiyem bu konu hakkında bloguğunuzda bir yazı yazın ve bunu diğer bloglarada önerin.
Bu durumdan rahatsız olması gerekenlerin sadece blog sahipleri olmadığını da unutmamız gerekir.Sürekli medyada ülkemizin internet ve bilgisayar kullanımın artığından övünerek bahseden kurum ve kuruluşlar bu yasaklar ülkemizde internetin gelişimini engellerken bu sektörden ekmek yiyen tüm firma ve kuruluşlarda olumsuz şekilde etkilenmektedirler.
O yüzden tüm kurum ve kuruluşların bu konuya hassasiyet göstermesinin bir yurttaşlık vazifesi olarak nitelendirebiliriz.
Yorum Gönder